Bride Of Water God (Su Tanrısının Gelini) İncelemesi Geri Dönmesi Onun Yaşaması Demek!

 İzlerken olayların beni biraz da olsa sıktığı bir diziden bahsedeceğim. Bride of Water God. Türkçesi Su Tanrısının Gelini.

Diziyi izlemeden önce herhalde Dünya'dan farklı bir yerde geçecek dizi diye düşünüyorsunuz ama değil. Fantastik, bilim kurgu tarzında Su Tanrısı üstünden aldığı emirler doğrultusunda Dünya'ya iniyor ama koordinatları şaşırıyor ve üzerine güçleri de kayboluyor. Dünya'ya indiğinde bir kadınla tanışıyor. Kadın psikiyatrist doktor ve oldukça borcu var. Çünkü hastası olmadığından borçlarını ödeyemiyor. Annesi ölmüş ve babasının da nerede olduğunu bilmiyor. Tanrı'ya zır olarak oldukça zor bir çocukluk ve gençlik geçirmiş. Hayatında borçları dışında hiç bir değişiklik olmuyor. Değişiklik de azar azar artması. 

Daha sonra tesadüfen Su Tanrısı ile tanışıyor ve Su Tanrısı kadının peşini bırakmıyor. Dünya'yı bilmeyen Tanrı kızın evinde yaşamaya başlıyor. Yanında bir de hizmetçisi var tabi. Kadının ataları gelecekte yaşayacak olan bir kız çocuğunu Tanrılar dünyası için köle yapacaklarına dair bir söz vermek zorunda kalıyorlar. Çünkü işledikleri kötü suçu ancak bu şekilde kapatabilirler. O yüzden bu kadın Su Tanrısı'nın kölesi olmak zorunda bırakıyorlar. Kadın Tanrı'yı başta istememesi ama sonradan aralarındaki husumetin farklı yerlere akması dizinin gidişatını değiştiriyor. 

Dizi romantik olarak geçse de , normal bir romantik diziden daha az aşk sahnesi vardı. Bazı olayların üzerinde çokça durması diziyi biraz sıkıcı hale getirmiş. Mesela bu dizide Su Tanrısı ve kadın birbirlerini tanımak için çok az vakit geçiriyorlar. Daha fazla olabilirdi. Mekan olarak fantastik bir Dünya olabilirdi. Böylece izlemesi daha da zevkli olacaktı. 

Yine de klişelerden uzak bir romantik drama dizisi olmuş. Kore dizisi sevenlerin izlemesini tercih ederim.