Beşiktaş Sahil Müzeleri

 Bayram sebebiyle iznimi müzelere ayırmak istedim. İstanbul'da yaşayanlar memleketlerine gitmiştir diye boş olacağını düşündüğüm müzeler az da olsa doluydu. Ama normalde gördüğümden çok daha az insanla karşılaştım. Müze kartımı da yeni çıkarttığım için bu keyfin tadına varmak istedim.

İlk rotam Milli Saraylar Resim Müzesi oldu. Denize nazır manzarasıyla hem iç hem de dış görünümü ile beni kendine hayran bıraktı. Fotoğraf çekilmenin yasak ya da olmadığına dair bir gösterge yoktu. Ama ben yine de fazla fotoğraf çekmemeye çalıştım. 

Sonraki rotam Dolmabahçe Sarayı oldu. Selamlık dışında her yeri Müze Kart ile gezebiliyorsunuz. Fakat bayram olduğu için sadece Harem kısmı açıktı. Maalesef fotoğraf çekmek yasaktı. Saat müzesi ve Çamlı Köşk kapalıydı. Harem bölümünü yarım saatte gezebiliyorsunuz. İçerisi temizdi fakat insanların ihmal kârsızlığından bazı yerlerde galoşlar vardı. Buna dikkat edilmesi gerektiğini düşünerek öneri formu doldurdum. Bunlar dışında bazı odalara isim verilmemişti. Bunu belki de çok önemli bulmamışlardır. Onun dışında sarayın dışında Wc'ler ve restoran var. 

Son rotam Saray Koleksiyonları Müzesi oldu. Sıralama olarak ters gezsem de aslında 3 müze de yan yana ve rahatça gezebilirsiniz. Bu müzede saraydan kalma değerli eşyalar bulunuyor. Aralarındaki en küçük müze burası. Düzen olarak oldukça anlaşılırdı. Eşyalar nasıl bulunduysa ilk zamanki özelliğini korur nitelikteydi. Böyle değerli şeylerin korunması ve gelecek neslin de bunları görecek düşüncesi insanda güzel duygular canlandırıyor. 

3 müzede de fark ettiğim bir şey oldu, çoğu eser yurt dışından getirtilmiş ve bugüne kadar korunmuş. Tabi ki o zamanın şartları, yaşamı bunları gerektiriyordu. 

Eğer müze kartınız varsa gezmenizi öneririm. Bu eserleri canlı görmek oldukça güzel bir duygu çünkü. Kartınız olmasa bile yarım gününüzü ayırabileceğiniz eğlenceli bir aktivite olacaktır.