Aşk Böyle Bir Şey Mi? The Great 2. Sezon İncelemesi (Spoiler İçerir!)

Almanya'dan Rusya'ya gelin gelen kızımız tahtı ele geçirse de Rus halkı ile uğraşmaktan çok yoruluyor. Üstelik bir de hamile. İki canlı halde ülkeyi çağdaş duruma getirmeye çalışan bir imparatoriçenin neler yaptıklarına şahit olacaksınız bu sezon. 1. sezondan daha canlı ve hareketli. 





Catherine bir yandan hamileliğin ne demek olduğunu keşfetmeye çalışırken, bir yandan Rusya'daki insanların eğitilmesi için elinden gelen her şeyi yapıyor. Bu yolda eşinin yaptıklarından dolayı onu cezalandırıyor. Yanındaki yardımcıları ile beraber ülke nasıl daha iyi hale gelir diye düşünüyorlar. Önce savaşların durmasını istiyor ama karşı taraf savaş istiyor. Kadınlar ve erkekler bir araya geldiklerinde dedikodu yapmak yerine, kitaplardan, sanattan konuşsunlar istiyor. Küçük yaştaki çocuklar için öğretmen tutuyor ve öğrenmeleri için elinden gelen her şeyi yapıyor. Catherine'ye inanmayan o kadar çok insan varki; Rusya böyle, değişmez, gelişmez ve bu saçmalıkları al da git dercesine onu püskürtmeye çalışıyorlar. Catherine hiç bir şekilde pes etmese de arada onlara benzemeye başlıyor. Yoruluyor, sıkılıyor ve başa çıkamıyor. Ama en önemlisi sürekli affettiği eşini yaptığı en büyük hataya rağmen bile affediyor. Çünkü bu sezon Rusya değil, aşkı öne çıktı. Aşk nedir öğrendi, yaşadı, yaşayacak. Ve aşkının bir göstergesi olan oğlu Paul da her şeyin iyi olması için gelmiş gibi duruyor. 

Bu sezon annesi de olan, acımazlığını öğreniyor ama onda karşı hala aynı sevgiyi besliyor. Çünkü onu büyüten ve bu zekaya sahip olmasını sağlayan kadın o.  Ama bir yandan da kızını vazgeçirmeye ve vereceği savaşta başına bir şey gelmemesi için çabalıyor.  Diğer yandan da kızının bunları yapacak gücü ve yeteneği olmadığını düşünüyor. Bir kadın kocasını sevmeli, çocuğunu doğurmalı ve bir prenses gibi davranmalı. 





Değişmeyen kadın profillerini de bu sezonda daha çok görüyoruz. Bir kadın öncü olamaz, hiç bir şey yapamaz, bize bir şey öğretemez diyen kadın profilleri. Düşünün içlerinden biri Fransa'ya kadar gidiyor ve tam Catherine'yi savunuyor derken, ters köşe yapıyor. En tuhafı da, Catherine'nin yardımcıları erkek, ona inanan ve Rusya için savaşan kişiler erkek. Aslında birçok şeyi görmemiz için anahtar resimler onlar.

Peter yani Catherine'nın eşinin cinsel arzuları dışında oldukça değiştiğini gözlemliyoruz. Peter artık acımasız değil hatta bir şeyin nasıl sevileceğini bile öğreniyor. Bu da Catherine'nın sayesinde oluyor. Onu çok seviyor ve her seferinde bunu o kadar çok söylüyor ki, Catherine da onun değiştiğini gözlemliyor. Bir kadının başarısını seviyor. Rusya'yı onun elinden alması onun için hiç önemli değil, yeter ki Catherine yapsın her şeyi. Herkes Catherine için kötü şeyler söylese de, o aşkına sadık kalıyor  ve onu sevmeye devam ediyor. 

İşte şimdi ilk sezondan farklı olarak Catherine ve Peter Rusya'daki birçok insana rağmen bir başarı elde ediyorlar. Birbirlerini sevmeyi.

Sanırım 3.sezon da geliyor. Gelsin bakalım :)



Yorumlar

Popüler Yayınlar