Çocuk ve Balıkçıl: Hayao'nun İnanılmaz Hayal Gücünün Son Ürünü

 Hayao Miyazaki'nin son filmi olan Çocuk ve Balıkçıl için bugün Caddebostan Kültür Sineması'na gittim. Öncelikle Caddebostan Kültür Sineması güzel bir yerdi. Sadece yemek yiyebileceğiniz bir alan yok. Eğer açsanız, yiyip gelmenizi öneririm. Aşağıda bir kitabevi var, üst katta da patlamış mısır ve içecek alabileceğiniz bir yer var. Orta boy patlamış mısır, buzlu çay ve suya 85 tl ödedim. Patlamış mısır da oldukça lezzetliydi. Bu zamanda bu kadar uyguna hiç bir yerde bulamazsınız. 

Filmden çıktığımda ilk düşündüğüm şey Miyazaki yine yapmış, yapacağını dedim. Hayal gücünün sınırlarını zorlayan bir görsel şovdu adeta. Savaş sırasında hasta annesinin olduğu hastanenin yakılması sebebiyle ölen annesini kurtaramadığı için üzülen Mahito, babasının başka biri ile evlenmesinden dolayı köye taşınır. Orada bir balıkçılın peşine takılır ve bambaşka bir dünyaya giriş yapar. Yaşadığı her macera Mahito için yeni tanıştığı annesi ve doğacak olan kardeşi için bir ders niteliğindeydi. Ona bahşedilen güzellikleri bu macera sayesinde tatmaya başlıyor. Balıkçıl sayesinde Mahito kendini keşfetmeye başlıyor. Hayao'nun hayal gücüne hayranım. Her filminde izleyen herkes kendinden bir şeyler bulabiliyor. Genellikle çocuklar üzerinden bunu yapmayı seviyor. Bir de ailesinden birisini kaybetmiş ya da yaşamaya dair bir sebebini kaybetmiş insanları maceraya sürükleyip, kaybettikleri şeyleri yerine getirmeyi başarıyor. 

Filmde en sevdiğim sahne gerçek dünyaya dönerken az bir zamanları kalmıştı ve zaman kapılarının olduğu yere gidiyorlardı. Orada gerçek olmayan dünyayı o kadar güzel kurgulamıştı ki, bayıldım. Bunu maalesef tarif edemiyorum bu güzelliği. İzleyince beni anlayacağınızı düşünüyorum. 



Spoiler vermeden size düşüncelerimi anlatmak istedim. Hayao beni bir kez daha şaşırttı. 


Yorumlar

Popüler Yayınlar