Kadın Olduğum Gün Filmi İnceleme

 İran yapımı Kadın Olduğum Gün filmi kadınların yaşadığı zorlukları anlatıyor. Daha doğrusu 3 kadından bahsediyor.

2000 yapımı İran filminde ilk olarak menstrual dönemine girmiş küçük bir kızın yaşadıkları anlatılıyor. Küçük kız Hava'nın tek isteği arkadaşı Hasan ile oynamak. Hasan iyi anlaştığı bir arkadaşıdır. Onu dondurma yemeye çağırır ve büyükannesi Hava'nın kadın olduğunu söyleyip dışarı çıkmasını istemez. Hava Hasan'a geleceğini ve bekleyeceğini söyler. Öğlen doğan Hava daha kadın olmama var diyip zar zor izin alıyor. Kuma gömdüğü çubuğun gölgesi bitene kadar evi gitmiş olması gerekiyor. Elinde çubukla Hasan'ın evine gider ama bu sefer de Hasan'ın ödevlerini yapması gerektiği için çıkamaz. Şeker alıp gelen Hava, tüm şekeri Hasan ile paylaşır. Burası çok tatlı bir sahneydi. İki yakın arkadaşın böyle küçük şeyleri bile birbirleri ile paylaşması. 

2.hikayede ise bisiklet yarışına katılan bir kadının kocasından ve ailesinde kaçmasını görüyoruz. Kadın kocasından boşanmak ister ve bisiklet yarışına atlarla gelen imam ve eşi onları orada boşar. Daha sonra başka bir bisiklet alıp yarışı tamamlar. Burada kadının kaçışını gerçek anlamda görebiliyoruz. 

3.hikayede Hoora adındaki bir kadın hayatı boyunca sahip olamadığı ev eşyalarını çocuklara aldırır. Onları sahile taşıyan çocuklar ardından sandallara yüklerler ve kadın gemiye doğru gider. 

İran'da kadınlara nasıl davranıldığı ile ilgili çok fazla şey duymuşsunuzdur. Kadın değersizdir, evindedir ve tek işi budur. Bisiklet sürmeyi geçtim, belli bir saate kadar dışarı olmak zorundadırlar. Hatta bazıları dışarı bile çıkamaz. Eşleri ve ailesi ne derse onu yaparlar. Çocuk yaştaki kızların, küçük yaşta kadın olmaya zorlanmalarını filmin başında görebiliyoruz. Hava sahildeki çocukların elindeki oyuncakla, annesinin kafasına taktığı şalı takas eder. Çünkü o hala çocuktur ve tek isteği dışarıda Hasan ile oynamaktır.

2.hikayedeki kadın ise belki de hayatı boyunca yapabileceği tek şeyi yapmak için isteklerinin peşinden gider. Pes etmeden bisikleti sürmeye devam eder.

3.hikayedeki Hoora ise belki de zamanında çektiği fakirlikten sonra kendisine miras kalmasıyla, evi için bir sürü eşya alır. Yaşı ne olursa olsun, ölmeden tadına varmak ister. 

Aslında o kadar da lüks hayat istemeyen kadınlar sadece yaşamak istiyorlar.